10 KASIM VE MUSTAFA KEMAL’İN ASKERLERİ

08/11/2022

Zaman zaman medyada haber olur bu slogan. ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ Siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, derneklerin veya sendikaların toplantılarında atılır . Kendisini Atatürkçü, Cumhuriyetçi, Vatansever sayıp gerisini Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı sayanların sloganıdır.

Mustafa Kemal’in askere ihtiyacı yok esasen. Mustafa Kemal’in askerleri savaş meydanlarında canını verdi, kalanlar da köyüne kentine döndü. İçlerinden, ihtiyacı olduğu halde maddi yardım almayı ‘vatan hizmetidir ayıp olur’ deyip reddedenler oldu.

Şimdi salonlarda, meydanlarda ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’ sloganı atıp bundan menfaat sağlamaya çalışanları gördükçe insan neye üzüleceğini bilemiyor.

Atatürk kadar başınıza taş düşsün. Bir ‘Savaş Kahramanı’nı rahat bırakın artık. Ülkenin kurucusunu rahat bırakın.  Atatürk’ü kendi çıkarlarınız için kullanmayı bırakın. Bırakın da milletin ortak değerlerinden biri olarak kalsın Atatürk.

Bu sloganı Atatürk duysa şöyle mi derdi acaba :

‘ Tutturmuş hep yıl 1919 Mayısın on dokuzu diyorsunuz
Eskimiş sözlerle beni övüyor övüyorsunuz
Bırakın artık rahat etsin anılarda şehitler
Siz bana neler yaptınız onlardan haber verin
Hakkından gelebildiniz mi açlığın sefaletin…’

Söyleyen Atatürk değil. Lisede öğrenciyken okuduğum bir şiirin başlangıç dizeleri, devamı da var. Halim Yağcıoğlu isimli bir şaire ait. Lisedeki öğrencilik yıllarının üzerinden geçen yarım asırdan fazla zamana rağmen pek bir şey değişmemiş demek. Atatürk üzerinden kendine çıkar sağlama işi devam ediyor.

Sen de sonunda lafı getirip siyasete bağlıyorsun diyeceksiniz ama lafı oraya bağlamayınca da insanın içi rahat etmiyor. Şuraya bağlayacağım lafı : Hep şaşırıp şaşırıp kalıyoruz ya, Atatürk bu kadar seviliyor ve saygı görüyorken, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkılıyorken nasıl oluyor da iş ülkeyi yönetmeye gelince ‘Atatürk’ün Askerleri’ halktan bir türlü ülkeyi yönetme yetkisi alamıyor.

Bildik bileli kendisine ‘Atatürkçü’ diyenlerin partileri ya seçimlerde nal topladı ya da  darbecilerin, muhtıracıların aklına uyup milletin tepkisini çekti. Bir tek benim gibi enayilerin oyu yazıldı hanelerine. Onun da oranı belli.  Yanlış bu işin neresinde ? Onca Atatürkçülüğümüze rağmen millet nasıl oluyor da bize itibar etmiyor ?

Bir zamanlar laf buraya gelince cevabımız hazırdı : Emperyalistler ve yerli işbirlikçileri. İşte bunların yüzünden gerçek Cumhuriyetçiler, vatanseverler seçimi kazanamıyor.  Daha doğrusu seçimi kazandırtmıyorlar. Geri kalışımızın , kalkınamayışımızın sebebi de kendimiz değildik.

‘Biz niye kalkınamadık’ sorusunun cevabı belliydi, doğruydu da ; Sanayi devrimini kaçırdık, sanayileşemedik o yüzden geri kaldık… ‘Peki niye sanayileşemedik’ sorusunun cevabı  ‘Emperyalistler’di. Yani…. Yani  bizim suçumuz yok. Biz geri kalmadık, geri bıraktırıldık.

İskender Öksüz  Hoca bir yazısında çok güzel anlatmış : ‘…Sömürgeci ülkelerin emperyalizm sayesinde zenginleştiği doğrudur. Fakat onlar emperyalist olduğu için güçlenmedi, güçlü oldukları için emperyalistlik edebildiler. Güçlü olmalarının arkasında da endüstri ve bilim devrimi var….’

Beceriksizliğimize bahane bulma aklı hiç değişmedi. Farklı sözcüklerle de olsa yaşıyor.  Bizi geri bıraktıran, içeriyi karıştıran hep onlar. Şimdilerde adı dış güçler olmuş. Türk parasının değerini düşüren de onlar, enflasyonun sebebi de onlar. Ülkeyi yönetenlerin hiç kabahati yok. Zihniyet aynı zihniyet sadece ağız değişmiş demek.

Sözü, Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve rahmetle anarak bitirelim.

‘Mustafa Kemal’i anlamak ağlamak değil
Mustafa Kemal Ülküsü sadece laf değil..’  ( H. Yağcıoğlu’nun şiirinden)

 

0 Paylaşımlar

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir