KARADENİZ’DEN İZLENİMLER 23/07/2024 Her yıl köyüme gitmesem, hısım akraba ve arkadaşlarla buluşup söyleşmesem içim rahat etmez. Bu yılki gidişim için önemli bir neden de vardı. Ağabeyim Erol Sarıhan’ın en küçük oğlu, Fatsa’da otomobil lastik bayiliği yapan Özgür’ün 14 Temmuz’da düğünü vardı. Ailece 11 Temmuz gece otobüsle yola çıkıp 12’sinde sabah erkenden Fatsa’ya indik. Yeğenim Sabri […]
HAFIZAMDAKİ AŞURA ANILARI 21/07/2024 Çocukken Muharrem ayı girdiğinde özellikle anneannem bizleri uyarırdı. Bu ayda gülünmez, eğlenilmez ecer(yeni) elbise giyilmez, kırmızı giyilmez, müzik çalınmaz toy yapılmaz…yas ayıdır derdi. Baba evim Iğdırmava camisine yakındı. Merak saikiyle camiye gider, yapılan törenleri izler bir şeyler anlamaya çalışırdık Sonraları okul, görev filan derken pek muharrem ayı ve aşura törenleriyle ilgim […]
Sürmeli Çukuru/Iğdır Ovası’nda eyyam-ı buhur denen kavurucu sıcak yazın ortası; tarla-tapan, harman-hasat ama hayat pahalılığından dolayı işlerin kesat gittiği günlerdi…O sene kaysı da bol bereketlice olmuştu ama yine birkaç insaf, merhamet yoksunu haramzade aralarında anlaşıp; tarlada pazarlık gücü olmayan, örgütsüz, arkasız, zayıf, garip köylü tanesinden, büyükşehirlerde zincir marketlerde 50-70 liraya satılan ürünü 15-20 lira gibi […]
Değerli Okuyucular: Suç benim değil. Maalesef Iğdır Belediyesi tarihiyle ilgili yazılmış ciddi bir çalışma hiç olmadı. Kültürel bünyesinde birçok değerli akademisyen, tarihçi ve araştırmacı yazarı barındıran sevgili Iğdır’ımız niçin bu konuyu ihmal etti, bilmiyorum. 2002 yılında IĞDIR SEVDASI kitabını yayımladığımda önsöze, “Bundan Sonra Neler Yapılabilir?” başlığı altında bir bölüm ekleyerek Iğdır’da eksik gördüğüm konuları liste […]
BAŞKAN GÜNEŞ’İN RUH HALİ 11/07/2024 Dün, yani 10/07/2024 günü Başkan Güneş’in basın açıklaması yapacağı bildirilerek belediyeye çağrıldım. Ben biraz erken gittim. İyi de etmişim. Hem sohbet etme, hem de bu işten çıkarılanların eylemlerini çözümleme fırsatı oldu. Başkan Güneş gergin ve üzgündü: “Hocam dedi, ömrümüzü işçilerin, emekçilerin hakları uğruna çürüttük. Kaderin garip cilve ve tecellisine bak […]
TOP PEŞİNDE KOŞANLARA İNAT 09/07/2024 A Milli Takımının Avrupa’da son maçlarına Türkiye’den gösterilen ilgi, ülkeyi yönetenlerin toplumun ilgisini gerçek sorunlardan saptırma olayıdır. Kendilerini halkı güdümlemekle görevli sayan basın yayın organlarının olayı heyecanlı başlıklarla gündemde tutmaya çalışması, Cumhurbaşkanının işi gücü bırakıp Avrupa’ya maç izlemeye gitmesi bunun kanıtlarındandır. Merak ettiğim konu, işçi, esnaf, köylü ve her sınıfım […]
MİLLÎ EĞİTİM CEHALETİN PENÇESİNDE 01/07/2024 Bakanlığının Yeni Yüzyıl Maarif Programı ile eğitim üzerine çöken karanlık koyulaşıyor. Bunun nedeni, eğitim programlarının bilimsel gerçeklere göre değil, değişmez olduğu ileri sürülen inançlara göre hazırlanma çabasıdır. Eğitim programlarında inançla ilgili hükümlere yer verilmesi yeni değildir. Daha önceki dönemlerde bunlara, bilimle donanmamış kitlelere hoş görünmek için yer verilirdi. […]
Evet dostlar, hayli geç de olsa öğrendim ki, harı-narıyla, yaz mevsiminin en sıcak günlerine rastlayan ve bu sebeple takvimlerde “eyyam-ı buhûr” denilen kavurucu bir temmuz sabahıymış; meğer fakirin yaşam denilen şeye maruz kaldığı gün: Doğum günü… Dostlar, herkese kader olan coğrafyanın bize ziyadesiyle nasıl bir “keder” olduğuna dair doğum günümü vesile kılarak yurdum fanilerinin o […]
JANDARMA TEŞKİLATININ TARİHÇESİ 23/06/2024 Kır kesiminde asayişi sağlamakla görevli zaptiye erlerini ifade eden kelime Farsça’da benzer bir anlam taşıyan cândârdan gelir (cân “silâh”, dâr “tutan”). Candar unvanına Selçuklular ve Memlükler’de yaygın biçimde rastlanır. Türkler’de Selçuklular’dan beri kullanılan candar şehrin emniyetini sağlayan, huzur ve sükûnu temin eden, sultanın saraylarını koruyan görevliye verilen addır. Türkçe’de jandarma ve halk dilinde candarma/cenderme şeklinde söylenen […]
Her iki unvan da günümüzde tarihsel anlamlarından farklı şekilde algılanıp yorumlanmaktadır. Bir bakıma tarihsel olan her olay ve kavramın yazgısı böyledir. Rektör, en baştan itibaren hep dini bir hiyerarşinin, Hristiyanlık dininde kilisedeki yöneticilerden türetilmiştir. Latince “yöneten” anlamına gelir. Daha doğrusu bazı Katolik ve Anglikan (İngiltere mezhebi) Kiliselerinde bu unvanlar kullanılmaktadır. Orta Çağ’da üniversiteler daha çok […]
Köşe Yazıları
KARADENİZ’DEN İZLENİMLER
KARADENİZ’DEN İZLENİMLER 23/07/2024 Her yıl köyüme gitmesem, hısım akraba ve arkadaşlarla buluşup söyleşmesem içim rahat etmez. Bu yılki gidişim için önemli bir neden de vardı. Ağabeyim Erol Sarıhan’ın en küçük oğlu, Fatsa’da otomobil lastik bayiliği yapan Özgür’ün 14 Temmuz’da düğünü vardı. Ailece 11 Temmuz gece otobüsle yola çıkıp 12’sinde sabah erkenden Fatsa’ya indik. Yeğenim Sabri […]
Devamını Oku
HAFIZAMDAKİ AŞURA ANILARI
HAFIZAMDAKİ AŞURA ANILARI 21/07/2024 Çocukken Muharrem ayı girdiğinde özellikle anneannem bizleri uyarırdı. Bu ayda gülünmez, eğlenilmez ecer(yeni) elbise giyilmez, kırmızı giyilmez, müzik çalınmaz toy yapılmaz…yas ayıdır derdi. Baba evim Iğdırmava camisine yakındı. Merak saikiyle camiye gider, yapılan törenleri izler bir şeyler anlamaya çalışırdık Sonraları okul, görev filan derken pek muharrem ayı ve aşura törenleriyle ilgim […]
Devamını Oku
SINDIRARAK/RAKS EDEREK/DANS EDEREK ÖLMEK
Sürmeli Çukuru/Iğdır Ovası’nda eyyam-ı buhur denen kavurucu sıcak yazın ortası; tarla-tapan, harman-hasat ama hayat pahalılığından dolayı işlerin kesat gittiği günlerdi…O sene kaysı da bol bereketlice olmuştu ama yine birkaç insaf, merhamet yoksunu haramzade aralarında anlaşıp; tarlada pazarlık gücü olmayan, örgütsüz, arkasız, zayıf, garip köylü tanesinden, büyükşehirlerde zincir marketlerde 50-70 liraya satılan ürünü 15-20 lira gibi […]
Devamını Oku
IĞDIR BELEDİYESİNİN KISA TARİHÇESİ
Değerli Okuyucular: Suç benim değil. Maalesef Iğdır Belediyesi tarihiyle ilgili yazılmış ciddi bir çalışma hiç olmadı. Kültürel bünyesinde birçok değerli akademisyen, tarihçi ve araştırmacı yazarı barındıran sevgili Iğdır’ımız niçin bu konuyu ihmal etti, bilmiyorum. 2002 yılında IĞDIR SEVDASI kitabını yayımladığımda önsöze, “Bundan Sonra Neler Yapılabilir?” başlığı altında bir bölüm ekleyerek Iğdır’da eksik gördüğüm konuları liste […]
Devamını Oku
BAŞKAN GÜNEŞ’İN RUH HALİ
BAŞKAN GÜNEŞ’İN RUH HALİ 11/07/2024 Dün, yani 10/07/2024 günü Başkan Güneş’in basın açıklaması yapacağı bildirilerek belediyeye çağrıldım. Ben biraz erken gittim. İyi de etmişim. Hem sohbet etme, hem de bu işten çıkarılanların eylemlerini çözümleme fırsatı oldu. Başkan Güneş gergin ve üzgündü: “Hocam dedi, ömrümüzü işçilerin, emekçilerin hakları uğruna çürüttük. Kaderin garip cilve ve tecellisine bak […]
Devamını Oku
TOP PEŞİNDE KOŞANLARA İNAT
TOP PEŞİNDE KOŞANLARA İNAT 09/07/2024 A Milli Takımının Avrupa’da son maçlarına Türkiye’den gösterilen ilgi, ülkeyi yönetenlerin toplumun ilgisini gerçek sorunlardan saptırma olayıdır. Kendilerini halkı güdümlemekle görevli sayan basın yayın organlarının olayı heyecanlı başlıklarla gündemde tutmaya çalışması, Cumhurbaşkanının işi gücü bırakıp Avrupa’ya maç izlemeye gitmesi bunun kanıtlarındandır. Merak ettiğim konu, işçi, esnaf, köylü ve her sınıfım […]
Devamını Oku
MİLLÎ EĞİTİM CEHALETİN PENÇESİNDE
MİLLÎ EĞİTİM CEHALETİN PENÇESİNDE 01/07/2024 Bakanlığının Yeni Yüzyıl Maarif Programı ile eğitim üzerine çöken karanlık koyulaşıyor. Bunun nedeni, eğitim programlarının bilimsel gerçeklere göre değil, değişmez olduğu ileri sürülen inançlara göre hazırlanma çabasıdır. Eğitim programlarında inançla ilgili hükümlere yer verilmesi yeni değildir. Daha önceki dönemlerde bunlara, bilimle donanmamış kitlelere hoş görünmek için yer verilirdi. […]
Devamını Oku
YARIM ASIR SONRA DOĞUM/AD GÜNÜ’NE KAVUŞMAK
Evet dostlar, hayli geç de olsa öğrendim ki, harı-narıyla, yaz mevsiminin en sıcak günlerine rastlayan ve bu sebeple takvimlerde “eyyam-ı buhûr” denilen kavurucu bir temmuz sabahıymış; meğer fakirin yaşam denilen şeye maruz kaldığı gün: Doğum günü… Dostlar, herkese kader olan coğrafyanın bize ziyadesiyle nasıl bir “keder” olduğuna dair doğum günümü vesile kılarak yurdum fanilerinin o […]
Devamını Oku
JANDARMA TEŞKİLATININ TARİHÇESİ
JANDARMA TEŞKİLATININ TARİHÇESİ 23/06/2024 Kır kesiminde asayişi sağlamakla görevli zaptiye erlerini ifade eden kelime Farsça’da benzer bir anlam taşıyan cândârdan gelir (cân “silâh”, dâr “tutan”). Candar unvanına Selçuklular ve Memlükler’de yaygın biçimde rastlanır. Türkler’de Selçuklular’dan beri kullanılan candar şehrin emniyetini sağlayan, huzur ve sükûnu temin eden, sultanın saraylarını koruyan görevliye verilen addır. Türkçe’de jandarma ve halk dilinde candarma/cenderme şeklinde söylenen […]
Devamını Oku
REKTÖR VE DİKTATÖR
Her iki unvan da günümüzde tarihsel anlamlarından farklı şekilde algılanıp yorumlanmaktadır. Bir bakıma tarihsel olan her olay ve kavramın yazgısı böyledir. Rektör, en baştan itibaren hep dini bir hiyerarşinin, Hristiyanlık dininde kilisedeki yöneticilerden türetilmiştir. Latince “yöneten” anlamına gelir. Daha doğrusu bazı Katolik ve Anglikan (İngiltere mezhebi) Kiliselerinde bu unvanlar kullanılmaktadır. Orta Çağ’da üniversiteler daha çok […]
Devamını Oku