MİLLET NEDİR

05/04/2016–01/12/2023

Bu yazım daha önce yayınlanmış olup ancak sitemin çökertilmesi nedeniyle yeniden köşeme koyuyorum

Geçen sayıların birisinde millet üzerine bir yazı yayımlamıştım. Ancak o yazı internetten bir alıntı idi. Ben şimdi burada kendi kişisel görüş ve yorumlarımı yazacağım.
Çağdaş anlamda MİLLET kavramı 1879 Fransız Burjuva devriminden sonra ortaya çıkmıştır. Ondan önceki tanımlar millet kavramını tam açıklamaz. Olsa olsa bir ırkı, bir coğrafyada yaşayan toplulukları, kavmi, tebaayı, ümmeti, cemaati… anlatır. İlkçağda, ortaçağda Türk, Çin, Fransız, Rus milletleri yoktur. Hun, Göktürk, Uygur, Flaman, Slav, Han, Pers, Emevi…vardır. Gerçi binli yıllardan sonra Anadolu’da hakimiyet kuran Selçuklulara ve Osmanlılara Batılılar Türk diyordu ama bu bir milletten ziyade bir ırkı anlatıyordu. Aynı şekilde Türklerde Rum,Rus derken aynı şeyi kastederlerdi.

Çağdaş anlamda millet nedir peki.

Bir coğrafyada yaşayanlar mıdır? Aynı dini paylaşanlar mı? Gayet iyi biliyoruz ki aynı dini paylaşan çok çeşitli ırklar vardır.

Aynı soydan aynı ırktan gelenler midir? Aynı soydan gelmelerine karşın bir çok değişik millet olduğunu biliyoruz. İngiliz soyundan olmakla birlikte, İngiliz, Kanada, ABD milletleri vardır.

Terside vardır. Aynı ırktan insanların kurduğu bir çok devlet vardır ama tek millet değildirler. Suriye, Irak, Ürdün, Libya…hepsi Arap kökenlidir ama bunlar için bir millet diyemeyiz.

Kimi düşünürler millet için, vatan, tarih, dil, din, ülkü birliğini esas alırlar.

Aynı dili konuşan ama aynı vatanda yaşamayanları hangi kategoriye alacağız. Alın Kıbrıs Türklerini. Kıbrıslı Türkler ile aynı dili, dini, soyu paylaşırız ama aynı millet miyiz? Nitekim orası için Yavru vatan diyoruz.

Toparlarsam. Bir milleti millet yapan üç temel öğe vardır. Ve bu üç temel öğe sanayi devriminden sonra hayat bulabilmiştir.

1-Dil birliği. Ancak teknolojik gelişmeler sonucu aynı soydan ve aynı coğrafyada yaşayanlar aynı dili kullanmaya başlayabilmişlerdir. Kitap, gazete, radyo televizyon gibi iletişim araçları sonucu dilde bir bütünlük sağlanabilmiştir. Ondan önce sarayın dilini halk anlamaz. Halkın dilini ise komşu köylüsü bile zor anlardı. Şive, lehçe farkı o kadar derindi. Türkiye’de TÜRKÇE farklı etnik grupların,şive v e lehçe farklılıklarının birbiri ile kaynaşmasını sağlayan biricik dildir.

2-Ekonomik yaşantı birliği. Sanayi devrimi olduktan sonra kapalı ekonomiden kurtulunmuş, pazar ekonomisine geçilmiştir. Dolayısıyla da aynı sınırları bırakınız komşu devletler bile ekonomik olarak birbirlerinden etkilenir olmuşlardır. İşte şu anda yaşadığımız kriz bütün dünyayı etkilemektedir.

Bir milleti millet yapan öğelerden birisi de ekonomidir. Kazancın, zararın, kârın paylaşılmasıdır. Bir koç Holding, bir Sabancı kepenk indirdiği takdirde Türkiye’de bundan on binlerce kişi etkilenecektir.

İşçiler bir genel greve gittiğinde de aynısı olmaktadır.

Hükümet memur ve işçilere zam yaptığında ya da petrole şekere zam yaptığında bundan herkese nasibini almaktadır

O halde millet aynı ekonomik yaşamı sürdüren kişiler topluluğundan oluşur.

3-Ruhi yaşantı birliği. Buna, ülkü, gelecek birliği de diyebilirsiniz. Ortak ruh, acıyı, sevinci paylaşmaktır bu.

Mardin’deki vahşet hepimizi üzmedi mi? İçimiz sızlamadı mı? Marmara depremi de bizleri aynı şekilde yasa boğmuştu. Yani ülkemizin herhangi bir yerinde meydana gelen olay hepimizi etkilemektedir.

Galatasaray’ın galibiyeti ya da Hadise’nin Eurovisyon’daki başarısı hepimizi sevindirmektedir.

Ruhi yaşam birliği bir milleti millet yapan bilinçtir.

Ben daha önceki yazılarımda da bu konuya vurgu yapmıştım. Ben Türk’üm. Azerbaycan’da yaşayan babamın kardeşi yani amcam vardı. O’nu ne görebildim. Ne öldüğünden haberim oldu. Pek üzülemedim de.Zira ortak bir yanımız yoktu ki.

Ama Hoşhaber’de Mecit ARAS rahmetli olduğunda çok üzülmüş ve hemen taziye yerine koşmuş ve gazetede de dokunaklı bir yazı yazmıştım.

Mecit ARAS Kürt kökenli birisi idi.

Demek ki onunla ekonomik ve ruhsal olarak bir birlikteliğimiz, ortak yanımız vardı da üzülmüştüm.

Bu açıdan konu ele alındığında Türkler ve Kürtler ortak olarak bir milleti, Türk milletini oluşturmaktadırlar. Çünkü her ikisinin de ekonomik ve ruh birliği vardır. Dil birliği de çok büyük oranda gerçekleşmiştir.

Nasıl ki biz Türklerin Azerbaycan’la, Türkmenistan’la yalnızca duygusal bir bağımız varsa onlarında Iraktaki Kürtlerle böylesi bir bağlarının olması doğaldır ama bu Iraklı Kürtler ile Türkiye’deki Kürtleri bir millet yapmaz. Çünkü ekonomik ve Ruh birlikleri yoktur.Dil birliği de tam değildir.

Bunu enternasyonalizmle, hümanizm ile karıştırmamak gerekir. Kuşkusuz ki bir insan olarak Irakta ölen eziyet çeken insanlara da üzülürüz Afrika’da açlıktan ölen insanlara da.

Toparlarsam bu üç öğe temeldir. Bir milleti millet yapan asli özelliklerdir. Ve evrensel kurallardır. Bu şartları ABD’ye de uygulayabilirsiniz. Fransa ve Rusya’ya da. Ama sanayi devrimini tamamlamamış ve hala sömürge durumunda olan ülkelerde bu öğeler zayıf kalmakta ve din, ırk ön plana çıkmakta ve dolayısıyla oralarda tebaadan, toplumdan söze edebiliriz ama milletten değil. Nitekim Irak milleti yerine Araplar Kürtler Şiiler demekteyiz.

Türkiye’ye dönersek biz sanayi devrimini tamamlayamadığımız için bir takım sorunlar vardır.

Ama her şeye rağmen Türk halkı top yekűn bir millettir. Karşı çıkanlara tek bir sorum vardır. Türkiye Cumhuriyeti maazallah herhangi bir devletle savaşırsa onlar kendi vatanlarını topraklarını bayraklarını savunmayacaklar mıdır? Bu kişiler vatan görevi olan askerliği yapmıyorlar mıdır?

Bundan 80 yıl evvel Ermenilere karşı Fransızlara karşı Iğdır’da Kahraman Maraş’ta Urfa’da sivil Türkler ve Kürtler birlikte omuz omuza niçin savaştılar dersiniz. Aynı milletin çocukları oldukları için.

Günümüzde sanayi, teknoloji, eğitim, kültür çok daha ileri düzeyde olduğuna göre uluslaşma süreci daha çok tamamlanmış ve pekişmiştir.

Toplumda etnik gruplar derelere benzer. Irmağa karıştıktan sonra onlar artık dere değildir ve ayrılması da imkansızdır

 

0 Paylaşımlar

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir