18/02/2021

PANDEMİ  MANZARALARI

Nihayet  1.doz aşımı yaptırabildim.  Hiçbir şey kenardan göründüğü gibi değil, işleyişin içine girdiğinizde salt çıplak gerçekle karşılaşırsınız.

Adı lazım değil, bir devlet hastanesinin  COVİD-19 aşı salonunun girişindeyim.  Salonun girişi çevrelenmiş ve de bir görevli konmuş.  Haksız değiller hani; “AŞI SALONU” yazılmasına, başka işaretlerle belirtilmesine rağmen, başka rahatsızlığı olanlar sorgu sual dinlemeden salona dalmaya kalkıyorlar, sonrası bir sürü açıklama…

Aşı salonuna şık koltuklar yerleştirilmiş. Ancak salgın nedeniyle 3 koltuktan birine oturulmaması gereken uyarıya kimse kulak asmamış, vatandaş boş gördüğü yere yerleşivermiş.

Salonun karşısında 5 adet aşı odası var.  Biri hariç diğerlerinde kimsecikler yok.  Anlaşılan tek bir oda görev yapacak.  Diğerleri neden işlevsiz, bilen çıkmadı.  Oysa salon bayağı kalabalık ve kalabalık giderek artıyor.

Saat 9.30.  “Aşı Onay Masası”nın önünde üstüste yığılmış bir kalabalık.  Kulak misafiri oldum; sistem tıkalı, görevlilerin tüm açıklamalarına karşın kalabalık dağılmıyor, üstelik yeni gelenler onlara katılıyor. Birikenlerin elinde kimlik kartları, tüm uyarılara kulak asan yok.  İnsanın, hiçbir yerde olmasa bile burada virüs kesinlikle bulaşır, diye düşünesi geliyor.

Sistem açıldı.  Bu kez de kuyruk sorunu var.  Görevliler kendilerini ısrarla uyarıyorlar, mesafeyi oluşturmaya çalışıyorlar.  Ne fayda… Kısa bir süre sonra yine üstüste, açık olan aşı odasının önüne yığılıyorlar.  İçeri girebilene aşkolsun!

Sıram gelince içeri giriyorum.  İçeride; ikisi masada biri aşı görevlisi 3 hastane mensubu var.  Aşı olan birkaç kişinin kimisi orta yerde giyinmeye çalışıyor,  kimisi 3-5 dakikalık aşı sonrası zamanını doldurma telaşında, kimisi ise aşı olur olmaz kendini dışarı atıyor.

Görevliler işlerini sakin ve ciddiyetle yerine getiriyorlar.  Burada gözlediğim tek olumluluk sağlık personelinin bu kargaşa içinde görevlerini can siperane yapmaları.  Haklarını teslim etmek gerek.

Burada gözlediklerim üç aşağı beş yukarı ülkemin diğer sağlık kuruluşlarında da yaşanıyor.  Buradan hareketle salgın süreci ve bu süreç içinde nasıl bir seyir izleneceği hakkında bir fikir edinmek mümkün.

Ne Gara, ne yeni anayasa, ne siyasilerin atışmaları…, kanımca salgın hala ülkemin ve de dünyanın temel sorunu olmaya devam ediyor.  Sorunu ciddiyetle ele almak ve ona göre davranış sergilemek önemsenmesi gerekenlerden.  İzlenimlerim, vatandaşımızın henüz bu ciddiyetten hayli uzak olduğunu gösteriyor.

0 Paylaşımlar

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir