07/01/2020

GENÇLİKTEN  N’ABER?

Adı Yaprak Türkeli.

Henüz 9.sınıf öğrencisi.  İlk kitabı “İyi İnsan” adlı kitabından sonra ikinci yapıtı “Kırık Melodi”nin imza gününde ayaküstü sohbet ediyoruz.

Babası, okumaya altı yaşlarında başladığını yazıyor.  İçinde okumaya karşı bitmek bilmeyen bir istek var.  Iğdır’ın HDP’li belediyesi Yaprak’ın umut verici yazma eylemine destek oluyor.  Yaprak, memleket meselelerine de ilgisiz değil. Sık sık okul arkadaşlarıyla ülke sorunlarını tartışıyorlar.  Ata’sının Gençliğe Hitabe’de vurguladığı “Bağımsızlığı ve Cumhuriyet’i yaşatma ve savunma” görevinin bilincinde.  “Vazife”ye hazır olmak için gençliğin öncelikle “kendini değiştirmek” gerektiğinin üstünde duruyor.  Yetişkinlerden beklentisini soruyorum, “ilgi ve yol göstericilik” diyor.

Yaprak’ın yetişkinlerden beklentisi noktasında iyimser olamıyorum.  İstisnalar dışında, yetişkinler gençlikle aralarında görünmez bir duvar örmüş durumda.  Kendilerini çocukların ihtiyaçlarını elden geldiğince karşılamaya odaklamışlar.

Yetişkinlerin yüzde kaçı, gençlerle bir arkadaş gibi konuşuyor; en karmaşık sorunları tartışıyor, onların önerilerini alıyor, acaba?  Gençlerimiz sandığımızdan daha duyarlı, daha bilinçli.  Onların hayatına dokunabilirsek, o görünmez duvarı aşmış olacağız.

‘Bu nasıl bir gençlik?’ diye yakınmak beyhude.  Onlarla diyalog kurmak yetişkinlerin birinci görevi olmalı, ancak onların düzeyine inmek koşuluyla.

Gençliğin ortamdan etkilenmesi sanıldığından da fazladır.

Laboratuarda da sabahlar, pavyonda da.

Yurtsever de olur, işbirlikçi de.

Sevecen de olur, kindar da.

Gençlik, yetişkinlerden ilgi bekliyor, ancak bunu açığa vurmuyor.  Duyarlı ve onurlular.  İçlerinde kaynayan volkan dışarıya taşmaz, onu fark etmek lazım.

Sözü yine  Yaprak’ın “büyümüş de küçülmüş” dedirtecek sözleriyle bağlayalım:

“Hayallerinin peşinden koşmaya devam et.  Sen onu yakalayamazsan o seni bir gün bulur.  Herkese eşit davran.  Sevdiğini, sevmediklerinle kıyaslama.  Kendini ne küçük ne de büyük gör.  …..  Olur ya bir gün kaybedersin.  Herkese eşit davranmayı bırakma. İnsanlara kendini beğendirmeye çalışma!  Çünkü sen, sen iken daha özelsin.”