30/07/2020

VALİ/B ELEDİYE BAŞKAN VEKİLİ

 ENGİN SARİİBRAHİM’E AÇIK YAZI

          Her bayram öncesi hem de iki üç gün önceden, sergiciler, köşe bucaktaki esnaf, işi olmayanlar eline bir kaç parça eşya alanlar kentin en işlek ve alışverişin yoğun olduğu Cumhuriyet Caddesine akın eder.Eski püskü,badvalda,mahzende kalmış. modası geçmiş, satılmamış, defolu ürünleri dükkanların önüne, yolun ortasına yığarlardı. Bir de yüksek perdeden bağırırlardı:

          -Malın iyisi burada

          -Ucuzluk pazarı

          -Koş,koooş bitti

          -Alan pişman almayan bin pişman diye çığırırlardı kulakları sağır edercesine.Trafik ise yayalara bile kapanırdı. Şehir şehir olmaktan çıkar ortaçağın BİT PAZARINA dönüşürdü.

          Bayramın birinci günü ise caddeler harpten çıkmışcasına kirlenir,bir mezbeleliğe dönüşürdü.

          Defalarca bu konuyu yazmama,başkanlara iletmeme rağmen köylülük, pespayelik, ilkellik sürüp gidiyordu.

          Kentin varoşlarından gelenlerin tazyiki, bunu gündeme getiriyordu.

          Yine aynı şekilde varoşlara hapsolunmuş,mahalle baskısından bunalmış kadınlar kızlar, alışveriş gerekçesiyle çarşı pazara akın ederlerdi.Onlar için bu bir özgürlük vesilesiydi.

          Çok şükür bu bayramda böyle bir ilkelliği görmedik. Bu açıdan Başkan Vekili Sayın Engin Sarıibrahimm’e içten teşekkürlerimi sunar ve bu doğru, çağdaş, kent yaşamına uygun tutumun devam etmesini yürekten dilerim.

          Söz belediyeden, kentlilikten açılmışken bir konuya daha değinmek istiyorum: Seyyar Satıcılar

          Seyyar satıcılar adı üstünde. Seyyar. İki kasa meyve veya sebzeyi koyuyor tezgahın üzerine.Kentin en işlek ve insan akışının en yoğun olduğu yerin ortasına yerleşiyor.

          Gelip geçemiyor insanlar.

          Sattığı ürünün artıklarını yapraklarını döküyor yere.Şehri kirletiyor.

          Esnafın önünü kesiyor.

          Gelip geçen kızlara sözlü tacizlerde bulunuyorlar.

          Kadın,çoluk çocuk yaşlı bunların elinden yolda yürüyemiyor.Zira çaprazlama yolu kesip müşteri avlamaya çalışıyorlar.

          Doğal olarak vergi vermiyorlar,

          Ürünleri kontrol edilemiyor. Bayat mı? Kirli mi?Kaçak mı? vesaire belli olmuyor.Hele tezgah altından da muzır şeyler satanlar yok mu?

          Esnafın ve benim gibilerin sürekli baskıları sonucu belediye bunlarla boğuş dururdu.Kökünden çözemezse bile kısmi rahatlama gelirdi.

          Şimdi Siz Sayın Vali ve Belediye Başkan Vekili olarak bunlara müsamaha gösterilmesini istediğiniz bilgileri bana geliyor.

          Esnaf çok dertli.Yayalar şikayetçi.Bir yerden bir yere gitmek çarşının merkezi yerinde iki adım atmak cambazlık ve hüner ister hale gelmiştir.

          Sayın Vali/Başkan Vekili, bu toleransın sonu yoktur.Bu gün üç beş olan sergici sayısı pıtırak gibi çoğalır. Yüzlercesi kente dolar.Namuslu dürüst,dükkan kirası,vergi veren, müşterisine ikramda bulunan esnaf siftah yapamaz hale gelir.Çünkü bunlar vergi, işyeri kirası vermedikleri için malı biraz daha ucuza satıyorlar.Ve hemen göz önünde oldukları için de müşteriyi tavlayabiliyorlar.

          Şehrimiz bu açıdan Bağdat Pazarına döner duruma gelmektedir. Sizin iyi niyet ve acıma, hoşgörü duygunuzu anlıyorum.Ama yöneticilerin çoğunluğun huzuru, güveni, mutluluğu ve çağdaş devletin olmazsa olmazı olan VERGİ alma hükümranlığına gölge düşüyor.

          Devlet ve Belediye dürüst, namuslu, çalışkan. yasalara uygun davranan esnafı korumak, bu tür kap-kaç, al-sat durumunda olanlara müsamaha göstermemelidir.Onlarda ekmek yesin yaklaşımı sağlıklı olmadığı gibi sorunu daha da derinleştirir.Vergi kaçıranların toplumu oluruz.

          Bu düşünceler içinde ve bakış açısıyla konuyu yeniden değerlendirmenizi ve gereğini yapmanızı hassaten talep ederim.