31/01/2021

NAFİLE  TARTIŞMALAR

Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifaların merkezinde Atatürk var.  Biri diyor ki; “CHP Atatürk’ün partisi değil”, diğeri bunun aksini söylüyor.  Mesele başka sorunlardan kaynaklansa bile, ki öyledir, sonuçta dönüp dolaşıp ‘sen Atatürkçü değilsin, hayır biz Atatürkçüyüz’ polemiğine oturuyor.

Kimse kusura kalmasın. Ne kaldı?  Atatürk’ten bugüne ne kaldı?

Emperyalizme ve kapitalizme isyan bayrağı açan ihtilalin önderinin kurduğu ülke “tam bağımlı” hale getirilmiş.  NATO’suyla, üsleriyle, ikili anlaşmalarıyla,iğneden ipliğe tükettiğimiz uluslarötesi tekellerin mallarıyla, bankalarımıza el koymuş finans kapitallerle, özelleştirilmiş KİT’leriyle “İstiklal-i Tam/Tam Bağımsızlık” ilkesinden söz edebilir miyiz?  Nerede kaldı milliyetçilik?  Yalnızca sözde kalan “halkçılık ve laiklik” var, görünürde.

 Diyelim ki, CHP ya da Atatürkçülüğü savunan diğerleri iktidar oldu;

*Özelleştirilen kurumları ve yabancı sermayenin el koyduğu varlıkları millileştirecekler mi?

*Üsleri,füzeleri vesair yabancı savunma sistemlerini kapı dışarı edip ulusal savunma sistemini kurabilecekler mi?

*Toplumun en ücra köşelerini istila eden tarikatleri kapatıp laik düzeni yeniden inşa edebilecekler mi?

*Çıkmaza giren eğitim sistemini bilimsel omurgaya oturtabilecekler mi?

*Üreten halk tekrar “milletin efendisi” yapılacak mı?

Bu sorulara “Evet” demek olası değil, zaten sözü edilen tarafların böyle iddiaları da yok.

Sınıflı bir toplumda, emperyalist/kapitalist sistemin kuralları içinde yaşıyoruz.  Özellikle siyaseten geçerli olan kişisel ve gurupsal çıkarların çatışma halinde olmasıdır.  Hele iktidardaysanız ya da iktidara aday bir partideyseniz iç çatışmalar daha da şiddetlenir.  Kapıdan içeri adımınızı attığınızda önce genel başkanın tartışılmaz egemenliği oluşur; ardı sıra ‘şunun adamı” ya da ‘şu guruptan’ olunur.  Siyaset rantından sebeplenebilmenin raconu budur.

İstisnalar var elbette, onlar da tez zamanda etkisizleştirilir.

Bizim siyasette “vatan”,”millet”, “din-iman”,”Atatürk” böylesi çekişmelerin örtüsü görevini görmektedir; dışa karşı bir senaryodur.  Ne yani; ‘bunlar menfaat için” mi diyecekler?!

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir