IĞDIR’DA CHP  FIRTINASI

KADERİYLE BAŞBAŞA BIRAKILMIŞ BİR IĞDIR

27/03/2021

Televizyonlardan tanıdığımız, ilgi ve dikkatle izlediğimiz CHP’nin iki ağır topu dün Iğdır’a geldi. Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel ile İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu.

         Iğdır’da CHP siyasal anlamda sanki yok gibiydi. Ama bunların gelişiyle hayat buldu. Canlandı. Gerek binada yapılan toplantıda ve gerekse yaptıkları esnaf gezisinde büyük bir ilgi gördüler. Bu da halkın ne kadar yılgın, bezgin, ezgin olduğunu ve umut aradığını açıkça gösteriyor.

         Salonda ilk olarak Sezgin Tanrıkulu konuştu:

         Zor bir kentte, keskin ayrılıkların olduğu bir yerde yaşıyorsunuz. Bu nedenle sizin katkılarınız bizler için çok değerlidir.

         İnsan hakları, hukuk anlamında Türkiye en kötü dönemini yaşıyor. Olağanüstü haller, darbe dönemlerinde bile bu kadar hukuksuzluk yapılmamıştır. Bu hükümetten yana değilseniz, her türlü zulme uğrayabilirsiniz. Bu noktada CHP umuttur. CHPli belediyelerin hizmet ve çalışmaları ortadadır.

         Hemen her gün evlerimize konuk olan ve AKP’ye bıkıp usanmadan cevap veren cevval grup başkanvekili Özgür Özel konuştu. TV lerden tanıdığımız bu kişilik, hitabet sanatında kamil birisi. Gür sesiyle hiç teklemeden, duraksamadan, nota filan bakmadan, irticalen, ama yerli yerinde, lafları, yorumları oturtarak, bol ve çarpıcı örnekler vererek, sözlerini CUK OTURTARAK konuştu. Gönüllere ferahlık verip yüreklere su serpti.

         AKP sanki 19 yıl değil de 19 gündür iktidarda. Bütün başarısızlığının faturasını CHP’ye yüklemeye çalışıyor.

         Eğitimde, hukukta sağlıkta kaç bakan geldi geçti. Her bakan değiştiğinde reform yapılacak diyorlar.

         Ekonomiyi batıran damat. Hazinenin 128 milyar doları buhar yok. Ama işçiye köylüye memura,işsize gelince para yok.

İsteyene kredi veriyoruz diyorlar. Ama devlet bankalarına     yönlendiriyorlar.Tapuyu ipotek alıyorlar. Bu bankalarda özellikle Denizbank  yabancı  olduğu için tapular yabancıların eline geçmiş oluyor. Ama beş müteahhide gelince devlet garantisi veriliyor. Borçları affediliyor.

         Türkiye artık yönetilemez duruma gelmiştir.

         Oysa ne diyorlardı Başkanlık sistemine geçelim Türkiye’yi uçuracağız. Evet doları, yuroyu, fiatları uçurdular.

         Bu aziz halkın alınterini satıyorlar. Satıp,satıp  tükettiler.

         15 Temmuz hain darbe sonrası olağanüstü hal ilan ettiler. Gülen cemaatini temizleyeceklerdi. Muhalifleri susturmaya çalışıyorlar.

         Valiler, kaymakamlar, birer parti başkanı gibi çalışıyorlar.

         Hukuk ve liyakat rafa kaldırılmıştır.

         KORKU devleti yarattılar.

         Bunlara oy verirsen baş tacı, vermezsen alaşağı,

         Talan, vurgun, israf, yandaş kayırmacılığı inanılmaz boyutta.

         CHP li belediyeleri başarısız kılmak için baskılar yapıyorlar.

         Kendilerine göre bir anayasa yapmak istiyorlar.

         Tek adam rejimine karşıyız. Gelin sandığa gidelim diyoruz yanaşmıyorlar. Yeni parlamento oluşsun, anayasayı hazırlasın.

         İstanbul sözleşmesinden çekilerek kadın cinayetlerinin adeta önünü açtılar.

          3600 Ek gösterge vaadi vardı rafa kaldırdılar.

         Emekliliğe takılanlara söz verdiler. Unuttular.

         Köylüye komik v e göstermelik bir destek veriyorlar.

         Bu güzelim ova, doğal bir sera. Ama kaderiyle baş başa bırakılmış.

         Hayvan yemi ve slajlık yem çok kaliteli ama arkası yok Iğdır’ın.

         Hastane içler acısı.Sanki sağlık ocağı.

         Anjiyo ünitesi var ama hoca yok. Yine Iğdırlı Erzurum-Van yollarında helak oluyor.

         Gümrük kapılarında bürokrasi şoförleri bıktırıyor.

         Iğdır’ın kardeşi vardır. Kamu gücüne güvenerek insanları ezmenize izin vermeyiz.

         Iğdırlılar enseyi karartmayın. Türkiye’de ilk güneş Iğdır’a doğuyor. Güneşin doğması yakındır.

         Istanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır sözü bunlarındır. CHP İstanbul’u kazandığı gibi Iğdır’ı da Türkiye’yi de kazanacaktır.

         Güneşin doğması, baharın gelmesi engellenemez. Moralinizi yüksek tutun.

         Satırbaşlarıyla dedikleri bunlar. Ama bunu çarpıcı bir biçimde ve dinleyenleri alesta tutarak söylemesi ayrı bir yetenek ve marifet. O da fazlasıyla Özgür Özel de var.

         Basın dışarı çıktıktan sonra ben konuştum. Basın kimliğimle değil sosyal demokrat birisi olarak kaldım ve şunları söyledim:

         -Önce kendimi tanıtayım. Akay Aktaş. Emekli Türkçe öğretmeniyim. 68 kuşağındanım. Bununla da övünürüm.Çağdaş,sosyal laik sosyal demokratım.

         CHP yüzde 25 bantına takılıp kalmış. Bunu artıracağım diye sağa, muhafazakarlara, şeriatçılara göz kırpıyor. Ama asıl gücünü oluşturan bizleri üzüyor ve hatta soğutuyor. Bir Mehmet Bekaroğlunu, Cihangir İslam’ı partiye alırsanız bizleri uzaklaştırırsınız. Onlarda zaten CHP ye oy getirmezler. Getiremezler.Aslı varken kopyasına niye oy versinler ki.

         Un var, yağ var, şeker var ama helva yapılamıyor. Bunca olumsuzluklara rağmen CHP birinci parti ve hatta iktidar olamıyorsa kendini  yanlışlarını sorgulamalıdır. Iğdır’ın seçmeni 40 bin iken CHP 10 bin oy alıyordu. Şimdi üç bini geçemiyor.Oysa seçmen 110 bin olmuş.Ben söyleyeyim. Umut kesildiği için sandığa gitmiyoruz. Hem de binlerce seçmen. Varoşlar, işsizler, yoksullar, çöplerden yiyecek toplayanlar AKP ye oy veriyor. Orta halliler, kentliler CHP ye, Sahil şeridi CHP ye.Bu sosyolojik patolojik bir vakıadır. İncelenmesi gerek.

         Reis’in tuzağına çok düşüyorsunuz. Ona cevap vermekten kendi politikanızı kitlelere anlatamıyorsunuz. Tıpkı Nasrettin Hoca’nın fıkrasındaki gibi.

         -Hoca merdiveni alır,bir elma bahçesine girer ve meyveleri toplamaya başlar. Bahçıvan koşa koşa gelir. Bakar ki, sarığı kavuğu cüppesi yerinde bir adam:

         -Utanmıyor musun elma çalmaya diye çıkışır. Hoca gayet sakin:

         -Ben elma çalmıyorum, burada merdiven satıyorum. Bahçıvan şaşırır.

         -Be adam! Burası merdiven satma yeri mi? Hocanın cevabı:

         -Merdiven benim değil mi? İstediğim yerde satarım.

Konu elma hırsızlığından merdiven satmaya dönüşmüştür artık.

         İstikşafi dediler. Sizlerde başladınız bu ölü kelimeyi kullanmaya. Öngörüşmeler, temaslar deseniz olmaz mı?

         Lebalep dedi. Sizlerde aynı kelimeyi kullanmaya başladınız. Tıklım tıklım, et ete, üst üste, ağız ağza …diyebilirsiniz.

         Özgür Özel Bey beni ilgi ve dikkatle dinledi. Birine katılmıyorum dedi.Ama hangisi olduğunu öğrenemedim.

         Orda söylemedim ama burada yazayım. İçimde uhde kalmasın.

         Demokratlık diyerek, Reis’i hapisten siz kurtardınız.

         MHP meclise girip Gül’ün Cumhurbaşkanı olmasını sağladı.Ve anayasal kurumlar bir bir elden çıktı.Şeriatçılar dolduruldu.

Anayasa Mahkemesi başkanlığı seçimlerinde sözüm ona demokrat olanların her biri aday olup bir oy alınca, üç oyla Haşim Kılıç başkan oldu.

     

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir