EMEKLİ ÖĞRETMENLERE HÜZÜNLÜ, BURUK TOPLANTILI YEMEK VERİLDİ

25/11/2021

Dün akşam İl Jandarma Komutanlığı lokalinde verilen yemeğe emekli öğretmenlerden bir kesim çağrılmıştı,

Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen yemeğe sınırlı sayıda emekli öğretmenin yanısıra Sayın Vali Sarıengin, Başsavcı Emniyet Müdürü ve Jandarma Alay Komutanı da katılmışlardı.

Vali Sarıengin beni ve eşimi çağırarak kendi yanında oturmamızı istedi. Devletin emrine karşı çıkacak değilim ya. Öyle karşılıklı oturduk ve öğretmen öğrencilik anılarımızı paylaştık.

Toplantıda konuşmacı olarak ben çağrıldım. Ve aşağıya aldığım konuşmayı yaptım.

Sayın Vali,

Sevgili meslektaşlarım

Hepinizin bildiği gibi 24 KASIM 1928 ATATÜRK’ÜN BAŞÖĞRETMENLİĞİ KABUL ETTİĞİ GÜNDÜR.

Öğretmenler Günü 1981 yılından bu yana 24 Kasım kutlanmaktadır.

Bu günü dönemin devlet başkanı Orgeneral Kenan Evren ve Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam ilan ettiler. Kenan Evren’in belki de olumlu bulabileceğimiz tek icraatı budur.

Bir zamanların Maarif Vekili Emrullah Efendi ” Şu mektepler olmasa, maarifi ne güzel idare ederdim” ünlü sözü hem güldürmekte hem de düşündürmektedir. Maarif Bakanı okulların idaresinin ne kadar zor ve çetin olduğuna dikkat çekmiştir.

Ölüm ile ayrılığı tartmışlar, İki okka ağır gelmiş ayrılık. Bizler de okullardan, çocuklarımızdan, öğrencilerimizden ayrıyız. Bunun üzüntüsünü hepimiz yaşıyoruz.

Eflatun: “Tanrı gökyüzünden yeryüzüne inseydi, öğretmen olurdu ” demiştir. Öğretmenlik böyle kutsi bir meslektir.

Öğretmen emekli olduğunda yalnızlaşır. Garipser. Yadırgar. Öğrencilerin gürültüsünü, tozlu tebeşir tahtasını özler. Zira onunla özdeşleşmiş ve bütünleşmiştir.

Öğretmen emekli olmazdan önce yaz tatillerinde de bu hüznü tadardı. Ama emekli olunca bu duygu kalıcı hale gelir. Yaşam acı hükmünü icra etmiştir zira. Artık o çok sevdiği öğrenciler yoktur. Kalp üzüntüyle dolar. Gözler öğrencileri arar. Ama uzaktır, uzaktadır onlardan.

Kendi adıma konuşuyorum. Öğrenciyi dövmüşüm, kızmışım, zayıf vermişim. Ama öğretmenini gördüğünde önünün ilikler. Elimi öpmek ister. Saygısını ifade eder. Böyle bir hürmeti ilgiyi ne doktorda ne avukatta, ne muhasebecide ne mühendiste…göremezsiniz.

İşte tek tesellimiz, mutluluk ve övünç kaynağımız öğrencilerimizin hayatta başarılı olmaları ve bir yerlere gelmelerdir. Emeğimiz boşa gitmemiştir.

Bu duygular içerisinde ilk defa 40 yılda bir böyle bir törenle emekli öğretmenleri yad eden Başöğretmen ATATÜRK’e, Sayın Valiye Milli Eğitim Müdürüne  içten şükranlarımı sunuyorum. Hepimizin Öğretmenler Günü kutlu olsun. Nice sağlıklı huzurlu mutlu günler kutlayalım.

Tekrar sağlıkla, saygıyla.