19/01/2021

AVRUPALI OLMAK

Ortaçağı geride bırakırken büyük bir imparatorluk yaratmış İslam dünyasında , yüzeysel  ve yapay temaslarda bulunduğu Batı hakkında genel bir sessizlik hâkimdi.  Oysa “iri vücutlu,kaba tabiatlı, kibarlıktan nasbi olmayan, anlayışları kıt ve kaba dilli…” diye tarif ettikleri Batı Avrupa insanı, 16. yüzyılın başlangıcından itibaren savaş tekniğinde ve diğer sahalarda büyük ilerlemeler kaydediyorlar; rönesans ve reform ile bilimde ve sosyal hayatta kendilerini yeniliyorlardı.  Feodal beylerin tasfiyesi sonucu merkezi devletlerin güçlenmesiyle  geleceğe ilişkin sağlam siyasi yapılar oluşuyordu.

Yine Doğulunun tabiriyle ; “güneşin çok uzak olduğu, kar ve buzun bir diğerini takip ettiği topraklarda yaşayan Kuzeyli” , uygarlık tarihinde “sıçrama” gerçekleştiriyor; bilimin yol göstericiliği, ticaretin ve güçlü siyasi yapıların öncülüğünde 20. Yüzyıla doğru siyasi, iktisadi ve kültürel bakımdan dünyanın merkezi konumuna geliyordu.

Batı, Doğu kökenli bilimlerle gerçekleştirdiği uygarlık sıçramasıyla, Doğu’nun 200-300 yıl önüne geçecekti.

Bu mesafe kapanmadı.  Doğu-özellikle Osmanlı- ya şekilde Batı’yı taklide savruldular, ya da Batı’dan gelen yenilikleri “Gavur icadı” diye reddettiler, bir tek istisna dışında.  O da Kemalist Cumhuriyetti.  Atatürk önderliğinde bilim yol gösterici oldu; laik bir toplumun temelleri atıldı; iktisadi yönden önemli yatırımlar yapıldı; sanat alanında büyük gelişmeler sağlandı.  “Muasır medeniyet” dedikleri Batı Avrupa uygarlığından bazı alanlarda –örneğin, kadın hakları-öne bile geçildi.

Ülkemizde daha sonraki Batı’ya yöneliş hamleleri yapay ve geçici olacaktı.  Çünkü tek taraflıydı ve işbirlikçilik temelinde gerçekleştiriliyordu.

Şimdilerde AKP iktidarının Avrupa sevdası yeniden depreşmiş durumda.  Her zaman yapıldığı gibi gerçek bir “bütünleşme” değil, bir çeşit “yamanma” süreci olacak.  Olsa bile Avrupa’nın kimseye hayrı yok.  Çünkü Avrupa eskinin devrimci Avrupa’sı değil; yaşlanmış ve yorulmuş.

Tarihi determinizm gereği sıçrama sırası Asya’da.  Daha önceleri  İslam dünyasında, daha sonra Batı Avrupa ülkelerinde “sıçrama”yı doğuran istek ve dinamizm Asya insanında gözlenmektedir.  Tutucu ve işbirlikçi iktidarların sonlanması durumunda Türkiye, uygarlık atılımının öncülerinin bir olacaktır.

0 Paylaşımlar

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir