ALİ KEMAL EYVAZ EFENDİ -3 UFAK ATTA CİVCİVLER YİYEBİLSİN

05/09/2021

İktidar İl Başkanı olarak bir çok yatırımı sahiplenmek, övünmek kendine paye çıkarmak, hem doğal, hem de işin raconu bakımından anlaşılır bir durumdur. Ne var ki bunu giderek, hepten sahiplenip, adeta Kabine Başkanı imişsin gibi sunman hem komik oluyor hem de kibire kaçıyor.

Birkaç kere Valilik ve Belediye tarafından yapılan çalışmaları izlediğin, gezdiğin ve hatta projeleri inceleyip denetlediğin basına yansıdı. Kimine güldük. Kimine boş verin atsın havasını dedik. Şaban demeli şunun şurasında bir seçimlik ömrü kalmış garibimin.

Ve hatta bunu basına verdiğin kahvaltıda dile getirdik:

-Sen ise pek makul cevaplar verdin. Benim ne haddimdir ne de işimdir kurumları ve projeleri denetlemek, dedin.

Ben de sana hak vererek, bunu verileri gazetecilerin çarpıttığını düşündüm.

Fakat son açıklamalarına baktığımda giderek bir havalara giriyor ve dediklerinle yaptıkların arasında anlamsız ve derin çelişkiler oluyor. Nasıl mı?

Bir gazeteye yaptığın açıklamaların çoğu, basına yansıyan ve benimde zaman zaman dillendirdiğim konulara bir cevap-açıklama teşkil etse de direkt açıklama – tekzip olmadığından o yorumlara, yorum yapmayacağım. Ancak bir açıklaman var ki onu pas geçmem mümkün değil.

Millet bahçesinde kuruyan ağaçlarla ilgili yapılan haberleri dikkate alıyoruz. Ancak şöyle bir durum söz konusu, bu ağaçlar toprakla uyum sağlayamadığından kurudular.  Ancak bu sorun tamamen yüklenici firmanın sorunudur. Çevre Şehircilik kurumu olarak işi teslim almış değiliz. Yüklenici firma bu ağaçların tamamını yenileyip, tuttuğundan emin olunduktan sonra kurum kabulünü yapılacaktır. Yani devletimizin burada uğradığı herhangi bir zarar söz konusu değildir. 

         Diyorsun. Açıklamanın altını çizdiğim kısmı, hem vahim, hem tipik bir cehalet örneği, hem de kibrin tavan yaptığı bir ifade.

         Hayırdır Ali-Kemal Eyvaz Efendi. Hiç de adına uygun davranmıyorsun. Ali, büyük, yüce, kemal ise olgun, kamil, mükemmel anlamlarına gelir. Ama bu sıfatlar mütevazılıkla birleşirse anlam kazanır. Sen ise yüksekten atıyorsun. Ah, belki de ben bilmiyorum. Senin Çevre Şehircilik Kurumunda bir görevin amirliğin müdürlüğün mü var ki , TESLİM ALMIŞ DEĞİLİZ diyorsun.Hangi sıfatla yarın bu parkı sen teslim alacaksın, imza atacaksın.

         Bu bir dil sürçmesi filanda değildir. Senin ruhunun dışa vurumudur. Kaprisinin, komplekslerinin kaba bir yansımasıdır. Oysa en büyük meziyet alçak gönüllüktür. Sen Iğdır’ın sahibi, patronu ve kurumlar üstü bir amiri imişsin gibi hava ve caka satıyorsun. Valilik orda.Belediye orda.Çevre Şehircilik Müdürü orda.Ama iş bitimini sen deruhte ediyorsun gibi konuşuyorsun.

         Sadece gülünç oluyorsun. Ya cehaletinden ya bilmezliğinden ya kibrinden. Hepsi aynı kapıya çıkıp seni yanlış kulvara sokuyor.

         Ufak at da civcivler aç kalmasın.

 

Benzer Haberler

0 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir